SEYDA HZ.’NİN SOHBET ÜSLUBU VE METODU
Kalplerin Şifası, yüceden bir ses veriyor, derinden bir soluk taşıyor hayatımıza. Bastığı her yeri kurutan, en soylu değerleri tüketenlere inat, dokunduğu her yüreği yeşertip çiçek bahçesine dönüştürüyor. Edebiyat parçalayan ucuz sözün cazibesinden bahsetmiyoruz burada. Karşımızda duran büyük bir cazibenin sözü aslında… Sahih ve samimi bir yerden bakmanın, baktırmanın cazibesi bu…
Yazar Sadık Yalsızuçanlar, yazılarında ve konuşmalarında sık sık Anadolu’yu mayalayan ariflerden Allah dostlarından bahseder. Prof. Mahmut Erol Kılıç da dölleyici kelamdan… Acaba bu gün Anadolu’yu mayalayanlar kimlerdir? Kimlerdir bu dölleyici kelam sahipleri? diye kendime sorduğum bir sırada hemen yanı başımda duran bir kitap gözüme çarpıyor. Kalplerin Şifası… Müellifi Seyda Muhammed Konyevi hazretleri…
Anadolu denen vücudun kalbi çoğu kere Konya’da atmıştır. Konya manevi anlamda bereketli bir topraktır yüzyıllar boyu… Mevlana’sıyla Şemsiyle, Sadreddin Konevi’si, İbni Arabi’si ile daha nice Allah dostu ile birlikte… Şimdi bu toprağa maya çalan bir Allah dostu ile müşerref oluyor Konya… Seyda Muhammed Konyevi Hazretleriyle…
“Kalplerin Şifası” adlı eseri okuduğunuzda yüreğin kıyama kalktığını hissediyorsunuz adeta; yürek dolduran bir dolulukta ve dolu ve durgun nehirler gibi kulak tırmalamayan bir akıcı üslup hissediyorsunuz… Yüreği hassas bir yerinden yakalayan, çekip çeviren bir ruha sahip Seyda Muhammed Konyevi Hazretlerinin sohbetleri…
Anamızdan, atamızdan öğrendiğimiz üzre de ekmeğe hürmet eder gibi hürmetle kalbimizin üzerine bastırıyoruz ‘Kalplerin Şifası’nı… Kalbimizin yıkandığını hissediyoruz; Kalplerin Şifası’nı okurken. Öyle tuzruhuyla ya da zımparayla kazıya kazıya acıta acıta değil; bebek şampuanı yumuşaklığında göz yakmadan, kalp kırmadan…
Bir kazan sütü, bir kaşık
yoğurtla mayalar gibi…
Kitap bu hürmet seansından sonra kendini açmaya başlıyor size… Edebiyatta çerçeve öykü tekniği var ya; hikâyeler bir birinin içine geçmiş her satırda yeni bir pencerenin açıldığını görüyor ve yaşıyorsunuz. Çok köklü bir tarihi ve insani müktesebatı sanki nanoteknoloji ile sıkıştırıp sıkıştırıp insanların önüne serip geçiyor adeta…
İbratemiz öyküler içinden herkes kendi kabınca kendine dersler çıkarıyor… Sarıp sarmalayan, tutan bağlayan, çakan çivileyen kısacası insan ruhunu yeniden inşa eden bir şantiye gibi çalışıyor Kalplerin Şifası…
Sizi bir yerden alıp başka bir yere taşıdığını kitabın içine girdikçe anlıyorsunuz. Yavaş yavaş ruhunuza emdirilen o dini tasavvufu neşve sizi kaçırtan geri iten değil, bilakis hep kendine doğru çeken bir manevi iklim oluşturuyor. Sade dili basit üslubu ile o manevi havayı haddeden geçmiş gibi, imbikten süzülmüş gibi içinize giydiriyor…
Çok konuşan ve hiç bir şey söyleyemeyenlerin aksine, az sözle dünyaları önünüze serme becerisini yaşayarak gösteriyor size bu kitabıyla Seyda Muhammed Konyevi Hazretleri… En açık, en yalın ifadesiyle bir kazan sütü bir kaşık yoğurtla mayalıyor… Asıl gerçek de böyle değil mi? Bir kazan süt, bir kaşık maya… Evet aynen de onun gibidir bir kazan süt bir kaşık yoğurtla mayalanabilir. Ama onun için de annelerimiz gibi işin ehli olmak da lazımdır değil mi? Süt ne kıvamda olacak sıcaklık soğukluk derecesi ne olacak nasıl sarılıp sarmalanacak bunu iyi bilmek gerekiyor…
Aynen onun gibi insanı sarıp sarmalayan, kelamla insan gönlünde yepyeni duyguların doğmasına vesile olan bir müellifle karşı karşıyayız. Bir iman gayreti, sükutla birlikte bağıra bağıra kendini orta yere koyuyor… Her yerinden yırtılan adeta kırk yamaya dönen insan ruhunu; herkesin çekip, çekiştirip yamasını söktüğü insan ruhunu ören, dokuyan, yapıştıran bir kelama muhatabız.
Zahiri sade, batını derin…
Allahu Zülcelâl’e kulluk sanatının ustası olan Seyda Muhmmed Konyevi Hazretleri Konya’ya pergel çakıp, Anadolu’yu dolanıyor maneviyatıyla… Sözüyle üslubuyla duruşuyla bu toprakları adeta mayalama gayretine düşen Konyevi Hazretleri, bu toprakların etini tırnağına, ruhunu bedenine insanını insanına yapıştırıyor…
Anadolu irfanının son dönem zirve şahsiyetlerinden biri olan Seyda Muhammed Konyevi, pek çok kişinin ilgiyle ve muhabbetle ayak izlerini takip ettiği bir isim… Zahiri sade batını derin bir yerden bahsediyoruz. O batıni derinlik bize bir ahlak öğretiyor. Bağlı olduğu o kök işte bizim manevi hastalıklarımıza merhem olacak ruh budur diyebiliyoruz gönül rahatlığıyla…
Kısaca diyebiliriz ki yaralı fidanlara aşılama yapan bir bahçıvan Seyda Muhammed Konyevi, İnanıyoruz ki bu aşılar tutacak…