TEFEKKÜR UFKU / Agnotoloji: Cehaletin Kasıtlı Üretimi

  • 08 Temmuz 2025
  • 140 kez görüntülendi.
TEFEKKÜR UFKU / Agnotoloji: Cehaletin Kasıtlı Üretimi
REKLAM ALANI

TEFEKKÜR UFKU
Agnotoloji: Cehaletin Kasıtlı Üretimi
Dr. Cengiz Karagöz

Bu yüzyılın başlarında tarihçi Robert N. Roctor tarafından “agnotoloji” adında bir bilim disiplini ortaya atıldı. Bu disiplinin amacı cehaleti incelemektir ve cehaletin toplumda hangi yollarla üretildiğini, sürdürüldüğünü ve yayıldığını araştırmaktır. Bir başka deyişle buradaki amaç politik, ideolojik ve ekonomik nedenlerle yanlış bilginin ve şüphenin kasıtlı olarak nasıl yayıldığını incelemektir. Agnotoloji, bilginin hükümetler, şirketler ve medya kuruluşları gibi çeşitli kurumlar vasıtasıyla nasıl manipüle edildiğini ve cehaletin nasıl üretildiğini ele alır. Bilgiye böyle yollarla müdahale edilip gerçekler gizlenir ve toplumla ilgili karar alma süreçleri kontrol edilmeye çalışılır.
Agnotolojiye göre cehalet sadece bilginin yokluğu anlamına gelmez. Cehalet aktif olarak üretilebilir ve geliştirilebilir. Üretilmiş cehalet, dezenformasyon (kasıtlı yanlış bilgiler), yanlış bilgilendirme ve bilgiyi seçip yayma gibi çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Çoğu kez, cehalet insanları yanıltmak, kafalarını karıştırmak veya dikkatlerini dağıtmak amacıyla üretilir. Bilginin manipüle edilmesiyle güçlü aktörler sosyal, politik ve ekonomik yapılar üzerinde tahakküm kurarlar. Bunun sonucunda kamusal söylem bu aktörlerin çıkarları doğrultusunda şekillendirilir ve algı yönetimi başarılmış olur.
Agnotolojinin en temel alanlarından birisi de bilimin suiistimal edilmesidir. Bilim genellikle gerçeği peşinden gitmeyi hedefleyen objektif ve ampirik bir alan olarak kabul edilse de bilimsel bilgi belirli çıkar gruplarına hizmet edebilir. Çarpıtma yoluyla bilgi manipüle edilir ve yanlış bilgilendirme stratejisi uygulanmış olur. Bilimi manipüle etmenin belli başlı yöntemleri vardır.
Bunlardan biri kasıtlı olarak şüphe üretmektir. Bu yöntem, endüstriler ve politik gruplar tarafından iklim değişikliği, tütün ürünlerinin sağlık riskleri ve aşılar gibi konulardaki bilimsel uzlaşıya meydan okumak için kullanılmıştır. Sahte bilimsel araştırmaları finanse ederek veya bilimsel belirsizlikleri abartarak, çıkar grupları sahte bir tartışma ortamı oluşturur ve halkın yerleşik bilimsel gerçekleri ayırt etmesini zorlaştırır. Örneğin, tütün endüstrisi 20. yüzyılın ortalarında sigara içmenin akciğer kanseriyle bağlantısını gösteren kanıtları çürütmek için bu taktiği kullanmıştır. Tütün şirketleri, sigara ile hastalık arasındaki bağlantıyı sorgulayan araştırmalar finanse etmiş, oysa bilimsel kanıtlar tütün kullanımının zararlarını açıkça göstermekteydi. Amaç, yeterli derecede belirsizlik oluşturarak hükümet düzenlemelerini geciktirmek ve tütün ürünlerinin tüketimini sürdürmekti.
Bilimin agnotoloji çerçevesinde manipüle edilmesinin bir başka yolu, araştırma bulgularının bastırılması veya seçici olarak yayımlanmasıdır. Şirketler ve çıkar grupları, kendi çıkarlarını destekleyen araştırmaları finanse ederken, karşıt görüşleri destekleyen çalışmaları engelleyebilir. Bu uygulama, bilimsel manzarayı önyargılı hale getirerek, ampirik geçerliliği ne olursa olsun belirli bakış açılarının kamuoyunda daha baskın hale gelmesine neden olur. Örneğin, bazı ilaç şirketleri, ilaç denemelerinden elde edilen olumlu sonuçları yayımlarken, olumsuz sonuçları gizlemekle suçlanmıştır. Bu uygulama, bir ilacın güvenliği ve etkinliği hakkındaki bilimsel anlayışı çarpıtarak, sağlık politikalarını ve hasta tedavi kararlarını etkileyebilir.
Bilimsel bilgiyi manipüle etmek isteyen kuruluşlar, genellikle bağımsız araştırma enstitüleri gibi görünen cephe grupları veya düşünce kuruluşları kurarlar. Bu kuruluşlar, destekleyicilerinin çıkarlarıyla uyumlu raporlar üretir, araştırmalar yürütür ve bilgi yayar, böylece önyargılı bulgulara güvenilirlik ve nesnellik kazandırır. Örneğin, fosil yakıt endüstrisi tarafından finanse edilen düşünce kuruluşları, iklim değişikliği konusunda şüphe yaymada önemli bir rol oynamıştır. Yanıltıcı çalışmalar yayımlayarak ve medya röportajları yaparak, meşru iklim biliminin etkisini zayıflatmış ve çevresel politika önlemlerinin gecikmesine neden olmuşlardır.
Medya, bilime ilişkin kamu algısının şekillendirilmesinde kritik bir rol oynar. Medya platformları yanlış bilgi yaymak, marjinal bilimsel görüşleri büyütmek amacıyla kullanılır. Bu yolla yerleşik bilim ile sahte bilim arasındaki çizgi bulanıklaşır. Çoğu durumda, medya kuruluşları doğruluk yerine sansasyonel tarafa öncelik vererek, karşıt görüşleri orantısız yansıtır ve bunları bilimsel uzlaşıya eşdeğer gösterebilir. Örneğin, haber programları sıklıkla iklim bilimcileri ve iklim değişikliği şüphecilerini karşı karşıya getirerek, her iki tarafın da eşit bilimsel geçerliliğe sahip olduğu yanılsamasını kurgular. Bu taktik, kamuoyunda belirsizlik hissine yol açar ve bilimsel kanıtlara dayalı çevre politikalarına desteği zayıflatır.
Bilim, siyasi müdahale yoluyla da manipüle edilebilir. Hükümetler ve siyasi partiler, bilimsel bulguları seçici olarak kullanarak kendi gündemlerini ilerletebilir. Bu siyasallaştırma, belirli araştırma türlerinin finansmanının kesilmesi, bilimsel raporların değiştirilmesi veya rahatsız edici bulgular ortaya koyan uzmanların itibarsızlaştırılması gibi çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Örneğin, COVID-19 pandemisi sırasında bazı siyasi liderler, bilimsel uyarıları küçümseyerek, doğrulanmamış tedavileri teşvik ederek ve halk sağlığı uzmanlarını göz ardı ederek kontrolü elde tutmaya çalışmıştır. Bu bilim manipülasyonu, halk sağlığını riske atmanın yanı sıra bilimsel kurumlara olan güveni de zedelemiştir.
Özün sözü, agnotoloji bilginin ve bilimsel verilerin ne kadar güvenilir olduğu konusunda akılda soru işaretleri bırakmıştır. Bilimsel çalışmaların ve kamuoyuna duyurulan araştırmaların ne denli objektif olduğu sorgulanmaya başlamıştır. Bilgi ve yapılan araştırmalar gücü elinde bulunduran grupların menfaatlerinden bağımsız olmayabilir.

REKLAM ALANI
REKLAM ALANI
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ