İslam Dünyası STK’ları İstanbul’da Buluştu

İHH İnsani Yardım Vakfı ile İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İnsani İşler Departmanı tarafından organizasyonu yapılan ‘5. İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Konferansı’ 14-15 Aralık tarihleri arasında, İstanbul’da, İHH’nın ev sahipliği ile gerçekleştirildi. Konferansa, Türkiye ve 57 ülkeden çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi iştirak etti.

Etkinliğe, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, İslam İşbirliği Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Başkan Yardımcısı Durmuş Aydın, Uluslararası Kızılhaç Komitesi Danışmanı ve Ortadoğu Program Direktörü olmak üzere, çok sayıda yerli ve yabancı davetli katıldı.

Organizasyon’da; Suriye, Filistin, Sudan, Irak ve Yemen gibi İslam ülkelerinde yaşanan insanlık dramı ve buna maruz kalan Müslümanların ihtiyaçları, neler yapılabileceği ve İslam Dünyası STK’larının ortak hareket etmesinin önemi gibi meseleler ele alındı.

Programın açılış konuşmasını İHH başkanı Bülent Yıldırım yaptı. Bülent Yıldırım konuşmasında, “Bizler barışın en önemli değer olduğunu biliyoruz ve barışı korumak zorundayız. Kış geliyor ve Suriye konusunda sivil toplum kuruluşları olarak artık harekete geçmemiz gerekiyor. Eğer İslam Birliği’ne önem veriyorsanız, sivil toplum kuruluşlarının birleşmesine önem vermek durumundasınız” dedi.

İslam Dünyasının kanayan yarası olan Filistin konusuna da değinen Bülent Yıldırım, “Mısır ile irtibat kurup Gazze’ye bir yardım koridoru açılsın. Tekrar konvoylarla, deniz yollarıyla yorulmayalım. Bu yardım koridoru çok önemli. Bütün dünyadaki sivil toplum kuruluşları, Gazze’ye sahip çıkmasını bilir” diyerek, Filistin’e yardım ulaştırmakta zorlandıklarını dile getirdi.

Kalkınma Bakanı Sn. Cevdet Yılmaz ise konuşmasında, “Türkiye ve İslami ülkelerin STK’larının yaptığı yardımların, sahada çok büyük etki uyandırıyor. STK’larımız dünyanın dört bir yanında kalıcı projeler üretiyor, insani yardımda bulunuyor. Devlet ve kamuyu sivil toplumla birleştirmediğiniz müddetçe kalkınmak mümkün olmaz.” dedi. Açıklamalarını sürdüren Cevdet Yılmaz, “Gazze’de yaşayan insanların en temel insani haklarının engellendiğini görüyoruz. Bu, bütün insanlığın ortak meselesidir.” Diyerek, Filistin meselesine dikkat çekti.

Gerçekleştirilen organizasyon sonucunda “STK’lardan bir ortak konsey oluşturulması talep edilmiş ve bu yolla insani yardımın ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasının kolaylaştırılması hedeflenmiştir. Sel felaketinin yaşandığı ve binlerce insanın mağdur olduğu Gazze için başlatılan kampanyada, katılımcı kuruluşlardan 6,5 milyon dolardan fazla yardım toplanıldığı bildirilmiştir. Suriye rejiminin Halep’e düzenlediği hava saldırıları sonucunda 100’den fazla kişinin can verdiği, onlarca kişinin enkaz altında kaldığı, insanların ve çocukların açlık ve soğuk tehlikesi ile karşı karşıya olduğu ve bu sebeplerden dolayı ölümlerin arttığı, acil yardım ulaştırılması gerektiği üzerinde karar alınmıştır.”

STK Konferansında, başka bir mahrumiyet bölgesi olan Somali’den STK’ların Gazze’ye yardım yapacağını açıklaması, salonda alkışlarla karşılandı. Arakan’dan bir STK temsilcisinin, “Şimdiye kadar hep bize yardım ettiniz, bizim pek paramız yok ama Gazze’ye 5 bin dolar bağışlamak istiyoruz” demesi, duygu dolu anların yaşanmasına sebep oldu.

Söyleşi

Sempozyuma ev sahipliği yapan İHH Yönetim Kurulu üyelerinden Dr. Ahmet Emin Dağ Beyefendiye, gerçekleştirilen Sempozyumun amaçları hakkında sorular yönelttik. Konunun önemine binaen, daha iyi anlaşılması için bize vermiş olduğu cevapları sizlerle paylaşıyoruz.

Gülistan: Ahmet Bey, bu organizasyonun amacı nedir, ne hedefleniyor bahsedecek olursanız neler söylenilebilir?

Bu organizasyonun temel amacı, İslam ülkelerinde çalışmakta olan, kayıtlı olan sivil toplum örgütleri arasındaki işbirliğini güçlendirmektir. Onları böyle yılda birkaç defa bir araya getirerek, hem İslam dünyasını ilgilendiren sorunlar konusunda ortak bir platform oluşturmak, ortak sorunları tartışmalarını sağlamak hem de ortak ne gibi çözümler bulunabilir, bunlar konusunda, herkesin fikrini ortaya koymalarını sağlamak… Bu çerçevede, bu yıl İstanbul’da yapıldı, geçen yıl Sudan’da yapılmıştı.

Gündemde çok önemli sorunlar var. Suriye var, Filistin var yine, Yemen’de diğer ülkelerde ciddi sıkıntılar var. Bunları şu an gerçekleştirilen programla iki gün, üç gün boyunca katılımcılar, kendi bakış açıları ile ortaya koyuyorlar ve çözüm yolları arıyorlar sivil düzeyde.

Konferansa katılım gerçekleştiren kaç sivil toplum örgütü var?

30’a yakın ülkeden, yaklaşık 245 misafirin katılması bekleniyordu. Fakat bugün konferansa baktığımızda, burada şu an programa katılmış olan 300’e yakın, 57 Ülke’den sivil toplum örgütü var, İslam dünyasının çeşitli bölgelerinden katılmış olan… Listelere baktığımız zaman, Türkiye içinden de ciddi bir katılımlar olduğunu görebiliyoruz. Dolayısıyla İslam ülkelerinin tamamına yakınından bu konferansa sivil düzeyde bir katılım gerçekleşmiş diyebiliriz.

“Peki, Türkiye’den bir kuruluş olan İHH’nın buna ev sahipliği yapması katılımcılar tarafından nasıl değerlendiriliyor? Türkiye Müslümanlarının kurmuş olduğu İHH’nın bu STK’lar arasındaki yeri nedir?” diye soracak olursak ne söylenilebilir?

Çok büyük bir organizasyon bu. Gerçekten, Türkiye’de her kurumun altından kalkamayacağı kadar büyük bir organizasyon. Çünkü siz, 300’e yakın, değişik ülkelerden STK temsilcisini, aynı gün aynı yerde bir araya getirmeye çalışıyorsunuz. Bunun gerçekleştirilmesi ciddi bir külfet, karşılanması gereken bir insan kaynağı gerektiriyor. Bu yönüyle katılımcıların genel olarak takdir ettiğini söyleyebilirim. Türkiye Müslümanları adına, gösterilen bu gayreti gerçekten takdir ediyorlar. Teşekkür ediyorlar. Şu ana kadar, elhamdulillah olumsuz bir şey görmedik…