NİYETİNDE SADIK OLANI ALLAH YALANCI ÇIKARTMAZ
Şeddâd b. el-Hâd radıyallahu anh anlatıyor:
Arabîlerden bir adam Rasulullah sallallahu aleyhi veselleme geldi. İman edip ona tâbî oldu. Sonra Rasulullah sallallahu aleyhi veselleme: “Sizinle hicret etmek istiyorum!” dedi. Efendimiz de onu Ashabdan birisine havale ve emanet etti. Daha sonraları bir savaş oldu. Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem bu savaşta bir miktar ganimet ele geçirdi ve onu savaşa katılanlar arasında taksim etti. Bir miktar da ona ayırdı ve payını kendisine vermesi için Ashabtan birisine teslim etti. Çünkü o, askerin gerisinden geliyor, yolda düşen ve kalanları gözetiyordu. Orduya yetişince ganimet payını kendisine verdiler.
– Bu nedir? diye sordu. Oradakiler:
– Ganimet payı, Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem senin için ayırdı, dediler. Adam payını eline alarak Rasulullah sallallahu aleyhi veselleme geldi ve:
– Bu nedir, yâ Rasulallah? diye sordu. Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem:
– Senin için ayırdım! Buyurdu. Adam:
– Ben sana böyle dünya malı için iman edip tâbî olmadım. Fakat ben sadece seninle cihad ederken şu boğazıma bir ok atılıp saplansın ve öylece ölüp Cennet’e gideyim diye tâbî oldum! Dedi. Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem de:
– Eğer Allah’a karşı (bu niyetinde) sadıksan, O seni tasdik eder, yalancı çıkarmaz, buyurdu.
Biraz sonra, düşmanla tekrar savaşa girildi. Savaştan sonra adam elde taşınarak Rasulullah sallallahu aleyhi veselleme getirildi. Hakikaten tam işaret ettiği yerinden boğazına bir ok saplanmış ve şehîd düşmüştü. Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem onu görünce:
– Bu o adam mıdır? Diye sordu:
– Evet, dediler. Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem:
– Allah’a karşı sâdık oldu, Allah da onu doğru çıkardı! Buyurdu.
Sonra onu kendi cübbesiyle kefenledi, ön tarafa koydu, üzerine namaz kıldı. Namaz kılarken dua esnasında şu niyazı işitiliyordu: “Allahım! Bu senin kulundur. Senin yolunda hicret edip, şehid oldu. Ben de bunun şâhidiyim.” (Nesâî)