TEFEKKÜR UFKU / Cinsiyetsizlik Akımının Cevap Veremeyeceği Sorular

  • 05 Ocak 2024
  • 446 kez görüntülendi.
TEFEKKÜR UFKU / Cinsiyetsizlik Akımının Cevap Veremeyeceği Sorular
REKLAM ALANI

TEFEKKÜR UFKU
Cinsiyetsizlik Akımının Cevap Veremeyeceği Sorular
Dr. Cengiz Karagöz

Son yıllarda insanlara dayatılan cinsiyetsizlik akımlarının küresel ölçekte propagandasına şahit olmaktayız. Gerek medyada gerekse sanatsal faaliyetlerde bu düşünce insanlara özendiriliyor.
Dinimizin yasakladığı bu türden ilişkileri destekleyenlerin iddialarını farklı açılardan ele alalım. Din aleyhtarlığını temel alıp bu eğilimleri destekleyenlerin tutarsızlıklarını inceleyelim.
Özellikle bilimi ve aklı referans gösterip bu akımları destekleyenler bazı çelişkilerin farkındalar mı?
Bilimi kriter göstererek bu konu tartışıldığında cinsiyetsizliğin bilimsel söylemlerle çeliştiği aşikardır. Mesela Nature adlı yabancı dergi bilim alanında dünya çapında otorite kabul edilen bir kaynaktır. Bu dergide yakın zamanda yayınlanan bir sayıda tabiatta yapılan araştırmaların canlılarda doğuştan gelen cinsiyetsizlik gibi bir özelliğin ve eğilimin bulunmadığına dair tespiti mevcuttur.
Dahası cinsiyet değiştirenlerin sonraki yıllarda kimlik bunalımına girerek aidiyet duygusu konusunda psikolojik sorunlar yaşadığını medyada kendi ağızlarından işitmekteyiz. Psikologların arasında da cinsiyetsizliğin psikolojik olarak anormal bir vaka olduğunu savunanları da görmekteyiz.
Çevrecilik akımını savunan kişilerin cinsiyetsizliği savunması da çok çelişkili değil mi? Vejetaryenler hayvan haklarını savunmak için et yemezler. Veganlar ise hem et hem de hayvansal gıda olan ne varsa tüketmezler. Bitkilerin de neslinin tükenmemesi için çevrecilerin reaksiyon gösterdiklerini bilmekteyiz. Çevreciler hayvanlar ve bitkiler mevzu olunca nesillerin tükenmemesine hassas davranıyorlar. Peki eşcinsel evliliklerin yapılmasıyla ve bu düşünceye sahip olanların hayat tarzlarıyla insan nesli bir süre sonra tehlikeye girmeyecek mi?
Şimdi diyecekler ki çok sayıda insan nüfusu olduğu için böyle bir ihtimal görünmüyor. Hamile bir hayvanın nesli konusunda bile hassasiyet gösterilirken bir tek insanın ailesinin nesline ilişkin neden aynı duyarlılığı göremiyoruz?
Kapitalizm aleyhine slogan atanlar bu akımın özgürlük olduğunu öne sürüyor. Bu kişiler sömürü düzenini anlamamış gibi görünüyor. Batılı ülkelerin özgürlük adı altında dayattığı hayat tarzlarının sömürü düzenine hizmet ettiği unutulmamalıdır. Eğer sömürü düzenine ve kapitalist sisteme karşı çıkılıyorsa kıtaları kolonilere çeviren Batı uygarlığının özgürlük konusunda sorgulanması gerekmez mi?
Eğer özgürlük kriterlerini kapitalist ülkeler belirliyorsa ve bazı insanlar da onların yolunu takip ediyorsa o zaman bu topluluk kapitalizme karşı olduklarını söylememelidir. İnsanların neslinin tehlikeye girerek erimesi para baronları olan zengin ailelerin ve elit sınıfın işine geliyor. Yeraltı ve yerüstü kaynakları tükendiği için potansiyel tüketicilerin sayısı da azalıyor. Savaş ve şiddet olmaksızın tükenen insan nesli de silah ve teknoloji maliyetlerinin tasarrufu anlamına geliyor.
Aile yapısının bozulması insanların sağlıklı fertler yetiştirmesine engel olduğu için sömürü sistemine köle topluluklar yetişmesinin önü açılıyor. Aile kurumu çökünce toplumu kontrol etmek de kolaylaşıyor.
Dinimizin emirlerini göz ardı etseler de bu düşünce akımını destekleyenlerin bu bilgiler ölçüsünde değerlendirildiğinde ne kadar tutarsızlığa düştüğünü idrak edebiliriz. Bilim, çevrecilik ve anti-kapitalist duyarlılık konusunda ne derece çelişkili bir yaklaşımın olduğu aşikardır.
Rabbimiz bir şeyi emrettiğinde bir hikmeti olduğunu bilmeliyiz. Aşırılığa kaçan topluluklar mutlaka zarara uğrayacaktır. Bu türden aşırılıklar gelecek nesillere kötü örnek oluşturmaktan başka ve nesillerin yok olmasından başka neye yarayabilir?
Gençler ya psikolojik sorunlarından ya da özentiden dolayı bu akımlara kendilerini kaptırabiliyorlar. Bunu da özgürlük adı altında yapmaya çalışıyorlar. Eğer bir kişinin özgürlük sınırlarını emperyalist ülkeler belirliyorsa o kişinin özgür olduğunu söyleyebilir miyiz? Eğer emperyalist sistemin zerk ettiği bir akımı bir kişi arzu ediyorsa o da onların istediği kıvama gelmiş demektir.

REKLAM ALANI
REKLAM ALANI
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ