Guslü Gerektiren Haller Nelerdir?

  • 10 Ocak 2015
  • 5.456 kez görüntülendi.
Guslü Gerektiren Haller Nelerdir?
REKLAM ALANI

Gusül; bütün bedenin yıkanması, yani boy abdesti almaktır. Buna büyük temizlik denir. Böyle bir temizliği gerektiren hal cünüblük, kadınların hayz ve nifas kanlarının sona ermesidir. Cünüplük, şehvetle meninin atılmasından ve cinsel ilişkiden meydana gelir.

  1. İttifakla, şehvetle yerinden ayrılan ve şehvetle yerinden (tazyikle) atılan bir meniden dolayı gusletmek gerekir. Şehvetle yerinden ayrılıp, şehvet kesildikten sonra dışarıya atılan meniden dolayı da İmam-ı Azam ve İmam Muhammed ve İmam-ı Şafii’ye göre gusletmek gerekir. Ebu Yusuf’a göre gusül gerekmez.
  2. Hanefi ve Şafii mezhebine göre, bakmak ve dokunmak suretiyle, şehvetle gelen meniden dolayı da gusletmek gerekir.
  3. Hanefi ve Şafii mezhebine göre, cinsel ilişki halinde, sünnet yerinin veya o kadar bir kısmının kadının tenasül uzvuna girmesi ile meni gelmese dahi, büluğ çağına ermiş erkek ve kadının gusletmeleri gerekir.
  4. İmam-ı Azam ve İmam Muhammed’e göre, gelen akıntının mezi olduğunu anlıyorsa, yatmadan önce zekeri dik vaziyette olduğu halde ise, gusletmesi gerekmez. Fakat meni olduğunu biliyor veya şüpheye kapılıyorsa, gusül yapması gerekir. İhtiyata uygun olan bu olduğundan fetva da buna göredir.

Şafii mezhebine göre, ihtilam olduğunu hatırlamayan kişi, çamaşırında gördüğü yaşlığın meni olduğuna kesin kanaat getirirse gusletmesi farzdır. Yaşlığın mezi, vedi veya idrar olduğu belli ise, gusletmesi gerekmez. Meni mi, mezi mi olduğu hususunda tereddüd eden kimsenin ihtiyaten gusletmesi daha iyidir.

  1. Hanefi ve Şafii mezhebine göre, sarhoş veya bayılmış olan bir kimse kendine geldiği zaman kendisinde meni bulacak olsa, gusletmesi gerekir. Mezi bulacak olsa gerekmez.
  2. İttifakla, hayız ve nifas kanı kesilen kadının gusletmesi gerekir.
  3. Hanefi mezhebine göre, şehvet olmaksızın dayak atılmaktan, ağır bir yük kaldırmaktan ve yüksek bir yerden düşmekten dolayı meni gelirse gusül gerekmez. Fakat Şafii mezhebine göre bu gibi durumlarda da gusül gerekir.

Gusül yaparken ağızın, mutlaka su ile çalkalanması şart mıdır?

REKLAM ALANI

Bilindiği gibi, Hanefi mezhebine göre, guslün farzları; ağzı, burnu ve bütün vücudu yıkamak üzere üçtür.

Buna göre gusül yaparken,  ağız ve burnun iç kısımlarının tamamen ıslatılması şarttır. Bu da ağızı su ile çalkalamak ve suyu buruna kuvvetlice çekmek sureti ile olur. Hatta gusül yapması gereken bir insan, yolda yürürken, göl, deniz ve benzeri bir su üzerinde kaza ile suyun içerisine düşüp ağız ve burun içleri ile bütün vücudu temiz su ile ıslansa, gusül farzı yerine gelmiş olur.

Çünkü gusülde şart olan, bütün beden ile birlikte ağız ve burun içini temiz su ile ıslatmaktır. Fakat bu organları iyice yıkayıp temizlemek, daha faziletlidir.

Şafii mezhebine göre ise, gusülde niyet ve bütün vücudu yıkamak farzdır. Ağız ve burun içini ıslatmak şart değildir.

Kaplama diş ve dolgu gusle mani midir?
Diş kaplatma, doldurma veya çekilen dişin yerine herhangi bir maddeden yapılan yeni bir diş takmanın abdest ve gusle hiçbir manisi yoktur.

İhtilam halinde, soğuk sudan başka bir şey bulunamasa, soğuk su ile gusül yapıldığında da hasta olma ihtimali varsa, bu durumda teyemmüm etmek caiz midir?
Hanefi mezhebine göre, soğuk suyla gusül yaptığı takdirde öleceğinden ve hastalanacağından korkan ve suyu da o anda ısıtma imkânı bulamayan kimse teyemmüm alabilir.

Böyle bir kimse de hamam parası veya suyu ısıtacak bir bedel bulunmaması şarttır. Çünkü ancak böyle bir kişi hakkında sözü edilen tehlike söz konusudur. Şafii mezhebi alimlerine göre ise, vakit içinde suyu ısıtma imkanı kalmazsa veya bir organın zarar görmesinden korkarsa teyemmüm etmesi mübahtır.

Hastalık ya da soğuk sebebiyle teyemmüm eden bir kimse, Şafii mezhebine göre namazını kaza eder, Hanefi mezhebine göre ise kaza etmesi gerekmez. (el-Fıkhu’l-İslami ve Edilletuhu; 1/319)

Hanımların örülmüş saçlarının gusülde yıkanmasının hükmü nedir?
Hanefi ve Şafii mezhebine göre, gusül yaparken su kadının saçının dibine ulaşıyorsa, örülü olan saçını çözmesi gerekmez. Çünkü örülmüş saçı çözmekte güçlük vardır. Ama saç çözülmüş ise, bütününü yıkamak yine ittifakla farzdır. Örülmüş olan saçın kökü ıslanmazsa mutlaka çözülmesi gerekir. Sahih olan görüş budur.

Onun için kadınların saçları örülü ise ve çözmeleri de kendilerine meşakkat veriyorsa guslederken saçlarının altına suyun geçmesine ve derisine ulaşıp bundan emin oluncaya kadar başlarına bol bol su dökmeleri gerekir.

Kadın gusül yaparken, küpelerini oynatması gerekli midir?

Hanefi mezhebine göre, kadın gusül yaparken  küpesini oynatması  vaciptir. Şayet küpesi yoksa dahi yine de küpe deliğine her hangi bir şeyle suyun ulaşmasını sağlamak guslün sahih olması için şarttır.  Şayet küpe delikleri çok küçükse, oraya su ulaştırmakta güçlük olduğundan, suyu ulaştırmak gerekmez.

Şafii mezhebine göre, kulak deliklerinin görünen kısımlarının yıkanması vaciptir.

 

Sürülen  ojenin, rujun ve saç boyasının hükmü?

Hanefi ve Şafii mezhebine göre, oje tırnak üzerinde bir tabaka meydana getirdiğinden abdest ve güslün sıhhatine manidir. Bunun için abdest almak veya cünüplükten veya hayızdan dolayı gusül abdesti almak isteyen ojeli bir kadın mutlaka ojesini kazımak zorundadır. Aksi takdir de abdesti veya guslü sahih olmadığından namazı da batıl olur.

Ruj da bir tabaka oluşturmuşsa abdest ve gusüle manidir. Eğer saç boyanmışsa ve bu boya saç telleri üzerinde bir tabaka oluşturmuşsa gusle manidir.

Kaynak: Seyda Muhammed Konyevî; Günümüz Meselelerine Fetvalar, Reyhanî Yayınları, 2008, İstanbul.

 

REKLAM ALANI
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ